Yönetim Kurulu Başkanımız Emre Gencer, Tataristan Cumhurbaşkanı Rustem Minnihanov, Rusya Federasyonu Ekonomik Gelişim Bakanı Maxim Reshetnikov’un da katıldığı Makine İmalat Endüstrisi Kümelenmesi Forumu kapsamında yapılan açık oturuma konuşmacı olarak katıldı.
Gencer, “Forum vesilesiyle bu seçkin topluluğa hitap etmek benim için büyük bir zevk ve onurdur. Bana bu fırsatı tanıdıkları için Türkiye Makina İmalatçıları Birliği adına Zirve’yi düzenleyenlere teşekkürlerimi sunuyorum. Bu mükemmel organizasyonun Tataristan ve Rusya’nın diğer bölgeleri ile İslam İşbirliği Teşkilatı üyeleri arasındaki ticari ve iktisadi işbirliğinin daha da geliştirilmesine katkıda bulunacağına yürekten inanıyorum.” dedi.
Türkiye ile Rusya arasındaki ticari ilişkilerin geliştirilmesi hususuna değinen Gencer, bu zirvenin Türkiye ile Rusya arasındaki ticari ve iktisadi ilişkilerin gelişmesinde yeni bir çığır açan zirve olarak akıllarda kalması temennilerini iletti.
Başkanımız Selim Gencer, birliğimizin Rusya ve Avrasya’daki hedefleri hakkında da açıklamalarda bulundu: “Türkiye Makina İmalatçıları Birliği olarak bu önemli misyonda etkin rol üstlenmek istiyoruz. Birliğimiz, sektörün önde gelen 200 üye firması ile Türkiye’de makina imalat sanayinin en etkin sesi durumundadır. 2021 yılında 20 milyar doların üzerinde bir ihracat rakamına ulaşmayı hedefliyoruz. İhracatın büyük bir bölümü Avrupa Birliği’ne ve Kuzey Amerika’ya gerçekleşmektedir. Aynı başarıyı Rusya’da ve Avrasya pazarında da elde etmeyi amaçlıyoruz.”
“Bu amaca ulaşmak için Tataristan’dan başlamanın doğru tercih olduğuna inanıyoruz.” diyen Gencer, birliğimizin Tataristan nezdinde gerçekleştirdiği girişimlerden de bahsetti: “Nitekim bu gerçeğin farkında olarak son aylarda Tataristan’a birçok ziyaret düzenledik. Türk Makina İmalatçıları olarak, Ekselansları Minnihanov ile 23 Haziran günü İstanbul’da bir araya gelerek Tataristan ile Rusya’daki yatırım fırsatlarını birlikte incelediğimiz çok verimli bir toplantı yaptık.”
Hiçbir Sorun, Onu Yaratan Bilinç Seviyesiyle Çözülemez
Yönetim Kurulu Başkanımız Sayın S. Emre Gencer, Covid-19’un etkilerini ve dijital dönüşümü de değerlendirdi. “Bir bilge kişi der ki: ‘Hiçbir sorun, onu yaratan bilinç seviyesiyle çözülemez.'” diyen Gencer, sahip olduğumuz eski bilgilerin toplumun güncel ihtiyaçlarını karşılayamaması durumunda zamanın ruhunun gidişatında değişiklik yapmamız gerektiğinin altını çizdi.
Hayatın her alanında yaşanan köklü değişimlerin yeni bir sanayileşme çağından geçtiğimizi gösterdiğini belirten Gencer, “Bu yeni çağ ise hayatımızın her alanında dijital dönüşümle şekilleniyor. Geçtiğimiz yıl Covid-19 salgını patlak verdiğinde dünya büyük ölçüde çevrimiçine geçiş yaptı. Bu gelişme, onlarca yıldan beri süregelen dijital dönüşümü hızlandırdı.” diye konuşmasını sürdürdü.
Peki bu süreçte ne gibi değişiklikler yaşandı?
- Birincisi, sektörümüz de dahil olmak üzere birçok firma faaliyetlerini sürdürmek için dijital iş modellerini hayata geçirdi.
- İkincisi, çalışanların büyük bir bölümü evden çalışmaya başladı.
- Üçüncüsü, evde internet erişimi olanlara eğitimler çevrimiçi olarak verilmeye başlandı.
- Dördüncüsü, pandeminin gelişimini izlemek üzere mobil uygulamalar geliştirildi.
- Beşincisi, araştırmacılar virüs hakkında daha fazla bilgi edinmek ve aşı araştırmalarını hızlandırmak için yapay zekâ kullandı.
Pandeminin tetiklemiş olduğu bu faaliyetler ve değişimlerin altını çizen Gencer, “Bu, aynı zamanda dijital dönüşümün muazzam potansiyelini de ortaya koymaktadır. Pandemi ayrıca, dijital dönüşümün birçok alanında var olan eksiklikleri de ortaya çıkarmıştır.” diye ekledi.
Gencer konuşmasını şöyle sürdürdü: “Dijital çözümlere artan bağımlılık, özellikle gizlilik ve dijital güvenlik alanında büyük sorunlar yaratmıştır. Bu alan, ülkeleri büyük bir zorlukla karşı karşıya bırakmıştır. Bilim insanları, ekonomilerin COVID öncesi döneme ait modellere bir daha dönüş yapmayacağını düşünmektedirler. Her şeyden önce, bu pandemi krizi dijital teknolojilerin potansiyelini ortaya çıkarmıştır ve gerçekleşen bazı değişimler artık tersine çevrilemeyecek denli derindir. Hiç şüphe yok ki bir geri dönüş yaşanmayacaktır.”
Bu durumun doğurduğu yeni zorluklar ile mutlaka karşılaşacağımızı belirten Gencer, bu zorluğun en önemli bileşeninin, yaygın ve güvenilir dijital erişim olduğundan bahsetti. Gencer, bunu elde etme yolunun ise yapay zeka ile entegre edilmiş iş akışları, IoT (nesnelerin interneti), dijital değerler ve tüm bunların özü olan blok zincir teknolojileri (örneğin akıllı sözleşmeler) olduğunu vurguladı.
Devletler Kendilerini Bu Değişime Nasıl Hazırlıyorlar
“Bu konuda Almanya’dan bir örnek vermek istiyorum.” diyen Gencer, “Almanya yakın zamanda 2030 Sanayi Stratejisi’ni ortaya atmıştır. Bu stratejinin temel amacı, modern akıllı teknolojileri kullanarak geleneksel imalat uygulamalarının süregelen otomasyon sürecini hızlandırmaktır. Bugün dünyadaki en değerli kaynak Büyük Veridir. Almanya, yüksek rekabet gücünü korumak için makina mühendisliği endüstrisiyle ilgili verileri toplamayı amaçlamaktadır. Büyük Verinin önemi, ne miktarda veriye sahip olduğunuzla değil, o veriyle ne yaptığınızla ilgilidir. Dolayısıyla ana hedefler; birinci olarak maliyetleri düşürmek, ikinci olarak süreleri kısaltmak, üçüncü olarak yeni ürün geliştirmek ve dördüncü olarak da akıllı kararlar almaktır. Ve tüm bu araçlara sahip olarak, fabrikalarımızda arızaların, sorunların ve kusurların kök sebeplerini neredeyse gerçek zamanlı olarak tespit edebileceğiz.” dedi.
“Amerika Birleşik Devletleri, Yapay Zekâ ve Büyük Veri alanlarında lider konumunu halen sürdürmektedir. Bununla birlikte ABD’nin, nesnelerin interneti ile ilgili olarak bilgisayar cihazları ile mekanik ve dijital makinaların üretiminde bazı kısıtları bulunmaktadır. Bu açığın ise yakın zamanda kapanması olası görülmüyor. Diğer taraftan, Rusya ve Çin ise her iki yaklaşımı birleştiren bir sanayi stratejisi uyguluyor (yani büyük verileri toplamak ve bilgisayar cihazları ile mekanik ve dijital makinalar üretmek).”
Türk Hükûmetinin ise 2017 yılında düğmeye basarak tam zamanında İmalat Sanayiinde Dijital Dönüşüm için yeni bir Platform oluşturduğundan bahseden Gencer, bu platform kapsamında, üniversitelerde, teknoparklarda ve sanayi bölgelerinde hatırı sayılır sayıda dijitalleşme projesi uygulanmaya başladığının da altını çizmiştir.
Diğer taraftan, Türkiye Cumhuriyeti Sanayi Bakanlığı ise 2019 yılı sonundan itibaren imalat sanayine yönelik yeni bir program hayata geçirmiştir. Söz konusu program, orta-yüksek ve yüksek teknoloji ürünleri alanında sanayinin imalat kapasitesi ile kabiliyetini artırmayı hedeflemektedir.
Konuşmasını iyi dilek ve temennilerle tamamlayan Gencer, zirveyi düzenleyenlere teşekkür etti ve bu zirvenin İslam İşbirliği Teşkilatı üyeleri, Tataristan ve Rusya’nın diğer bölgeleri arasında çok yönlü bir işbirliğinin daha da geliştirilmesine katkıda bulunacağını umduğunu belirtti.